Yaşadıklarım,yaşamaya çalıştıklarım,yaşayamadıklarım..Hepsi birer çelişkide.Daha doğrusu kendi hayatımı çelişkiye sokan benim.
Bi arkadaşım vardı ondan Tro diye bahsetmiştim.Bi de Yeşil Göz vardı.YeşilGöz'ün Tro'dan hoşlandığını düşünüyordum ben.Aşırı kıskanç bi insan olduğumdan bunlar Çarşamba günü beraber tavla oynadılar diye ben trip attım gittim.
Troyla bi kavgalar,bi küfürler derken barıştık.Ama YeşilGöz'ün yeri de çok ayrı bende.Ama çocuk yok diyo benden olmaz diyor.Aslında ilgisiz kalınca da hemen geri yaklaşıyor.
Bende anlayabilmiş değilim.Onunlayken çok eğleniyorum filan ama dengesizlikleri insanı deli ediyor.Tro bile diyor,ne senle yapıyor ne de sensiz.
Pazartesi şenlikler başlamıştı.Her Pazartesi olduğu gibi gene kendime bi ton yemin ettim bu sefer soğuk davranacam,ilgisiz davranacam diye.Akşam İskender Paydaş konseri vardı.Apartmandan da bi çocukla böyle fanfini gibi bi şey olacaktık Amerikaya gidiyorum diye olmadık.Neyse konsere ben bu çocuğu da götürdüm.İlk yarım saat YeşilGözle hiç ilgilenmedim,o da yaklaştı bana.Ne bilim onla oynamıyordum falan geliyor kendisi oynuyor.En son gene dayanamadım,sattım apartmandaki çocuğu hep onunla ilgilendim.Hatta arkadaşlarım birazda onla ilgilen falan dedi de apartmandaki çocuğun yanına gittim.Böyle de kötü bi insanım işte.
Salı günü oldu.Murat Boz konseri.Tüm kızlar Murat Boz için,tüm abazalarda Murat Boz'a gelen kızlar için geldiğinden konser aşırı kalabalıktı.1o kişi gittik biz.Bi ara birbirimizi kaybettik arkaya bir baktım benim apartmandaki çocukla YeşilGöz beraber kalmış.Hemen yanlarına gittim.Gene YeşilGözle fazla ilgilendim.
Çarşamba günü oldu.Tabi ben bu günler içinde geçen postta bahsettiğim minikte kalıyorum Tro ile beraber.Çarşamba sabahı okula gittik.Ben kaç gündür YeşilGözün Troya ilgisini hissediyorum,Minik'e de söyledim ama arkadaşımı da kaybetmek istemiyorum.Sonuçta Tro benim 2 yıllık arkadaşım,şüphelendiğimi söyledim rahatsız olduğumu söyledim ama ne bilim o da bi yaklaşıyor gibiydi.Tavla oynadılar diye ben bi trip atmışım en son bi kavga ettik tüm kafenin önünde.Herkes bakıyor bize,en sonunda ağlattım ben bunu.Herkes beni arıyor diyor yapma böyle.Gene içime sinmedi aldım gönlünü.Ama YeşilGöz'e tripliyim.Sonra apartmandaki çocukla gene konsere gidecektik,bi de onun yan komşusu.Minik,YeşilGöz ve Tro aldılar bizi.Ben YeşilGözle hiç konuşmayacam diyordum,çünkü o bi daha benle konuşmaz sanıyordum ama konuştu.Konser sonu da sarhoş oldu.Bi güzel konuştuk onla da.
Perşembe günü 84 vardı.Apartmandaki çocuğun da konseri vardı ama ben bizimkileri zorla 84 konserine götürdüm.Sırf tek bir şarkı için hepsini beklettim.O şarkı da son şarkıymış meğer.Bunlar da 84'ün Azap şarkısında 'gel kurtar beni bu azaptan' kısmında resmen isyan ettiler,gel Hatun kurtar bizi bu azaptan diye.Ama ne yapıp ettim beklettim o şarkı için.Sonra benim şarkı çıkınca direk ayağa kalktılar,şarkı bitti biz direk Konak'a apartmandaki çocuğun konsere.Sonra dedik Konak'tan gece eve gitmek zor olur en iyisi Bucaya dönelim.Burger'da yemek yedik,bi yerde içmeye gittik.Ben YeşilGöz'e ilgisiz davranınca o ilgilenmeye başladı falan.Aslında onda Viyanalıyı görüyorum azıcık.Çocuğa bağlandım gibi.
Cuma günü asıl bombaların olduğu gündü.Homemate'in doğumgünü.Bi mekanda kutladık.Erasmuslular falan.Tuvalete giderken de onların olduğu yerden geçmek lazım,çocuklarda tuttu beni oynatıyolar kendileriyle.Oynadım bende.O günde eski İzmir geceleri günüme benziyordu.Yeni insanlarla tanıştım falan.Saat 5te eve geldik.Çok kötü de sarhoşuz.Mutfakta kafamı bi kaldırdım 'homemateeeeeeeeeeee'diye bağırdım.Tüm gün evi temizledik ettik ama içki şişelerini kaldırmayı unutmuşuz.Hemen onları da bazanın altına yerleştirdik,ben süryatta homemate'in bi arkadaşıyla yatacaktım,yatağımın üstü dolu diye .Süryata bi attım kendimi,sabah 9da alarmla uyandım.Annem gelecekti de,geldi.
Gelirken bi sürü yemek getirmiş,bi güzel karnımız doydu.Bugünde gidiyor maalesef kendisi.Benimde 20 günüm kaldı.Zamanda maalesef geçmek bilmiyor artık hayırlısı ne diyelim :)
Çoook çook uzun zaman oldu yazmayalı.O kadar çok olmadı ama 11 gün olmuş,eskiden her gün yazardım.Şimdi kafa o kadar yoğun ki..Vizeler zamanında edindiğim yeni arkadaş çevrem var.Cidden çok ihtiyacım vardı buna.
Kızlarım benim her şeyim EY ve DA.Onları hiçbir şeye değişmem.Ama sınıfta ve ya okulda takıldığım insanları değiştirmem gerekiyordu,oldu.Kısaca onları size tanıtayım.
tro:ydy'den çok yakın arkadaşım.Sınıfta ikimiz takılıyoduk,sonra yurttan arkadaşlarıyla tanıştık falan 4lü bir kız grubumuz oldu.Tanıştırdığı insanlar ise Sevilop ve Minik.
minik:antalyalı 1.50 boylarında hamarat mı hamarat bi kız :)
sevilop:bu kızı ben bi üzmüşüm haberim yok.Bu Akpliymiş.Akp'den nefret ederim Tayyipten de.Ama kimseye görüşü için tavır almam.Bende bunu bilmiyordum yanında sövdüm saydım.Meğer baya bozulmuş.Şimdi iyiyiz neyse ki.
il başkanı:hacı farkında olmadan cemaatin içine düştüm ben.Bu genç,Şaban diye nitelendirdiğimiz uzun boylu baya tatlı sevimli bi arkadaş.Ama o da Akpli.Her şeye rağmen o da benim abim.
tekirdağlı:işteee bu ve tro arasındaki ilişkiyi çözersem,onu da anlatacam.En önemli sorun çocuğu tanımamamız.Sevgilisi var ama trodan hoşlanıyo falan.Baya zor durumlardan geçiyoruz yani.
yeşil göz:evet bu yeşil göz benim hoşlandığım yeşil göz ve bu da cemaattenmiş.Laaan ben bu durumlara düşecek kız mıydım !??
Neyse her şeyi geçtim geçen hafta pikniğe falan gittik,çocukluğumu yaşattılar hepsi bana.Onlarla vakit geçirmek kadar eğlenceli hiç bi şey yok.Okula falan ders için git mi,aman sabahlar olmasın..Yok öyle bi şey.Tavla oynamaya,çay içmeye,tabu oynamaya,101 oynamaya falan gidiyorum.
O kadar alıştık ki birbirimize,Amerikaya gidince ne yapıcam bilmiyorum.
Ben size asıl olayı anlatmadım.Sanırım yeşilgöz trodan hoşlanıyor.Artık soğuk davranıyorum.Aslına bakarsak uğraşmak çok zor geliyor.Zaten çocuk ondan hoşlandığımı biliyor.Aynı Viyanalı gibi dengesizin önde gideni.Hayırlara vesile olsun.
Bu arada 4 Haziran sabahı Amerikaya gidiyorum.Last 31 days :D
Neyse işte ya kısacası şu an ki halim mutlu gibi.Her sabah uyandığımda laaaaan bu gün nasıl geer acaba diyorum,bi bakıyorum ertesi güne geçmişiz.Bi de bi arkadaş var Cherry diye,haberlerini alırsanız bana da haber edin.
Uzun zamandır giremiyorum.Çünkü hem bilgisayarımı yanıma almadım hem de gittiğim yerlerde internet yoktu.13 Nisan'da vizelerim bitti.Sınıfta hoşlaştığım bi çocuk var demiştim Yeşil Göz.Sınavdan sonra o ben bi de bi arkadaşımız Alsancak'a gittik.Daha doğrusu okulda oturuyorduk,sonra ben hadi gidelim dedim bu yorgunum ya dedi ama böyle ısrar etmemi falan bekliyor gibi.Tekrar söyledim söz vermiştin falan dedim,vermedim diyor gülüyor.Bende peki madem gitmeyelim dedim.Tamam gidelim ya ne olacak dedi.Sonra arkadaşımız Sırık bende gelirim dedi.Yeşil Göz hastasın sen git dinlen dedi,çocuk yok geleyim ya temiz hava iyi gelir dedi.Eşofman vardı altında Sırık'ın.Sırık dedi ki böyle gelsem kötü mü dedi,Yeşil Göz eline bi 5 lira koyarsalar şaşırma dedi.Yani orda biraz başbaşa çıkmak istedi gibi geldi ama bilemem tabi.
Günümüzde çok güzel geçti.Ama bana mutlu olmak yakışır mı?aslaaaaa!çünkü akşamı berbattı.Tam bir rezillikti.18.40 Pegasusla uçağım var.Saat 16.30da havaalanındayım.Bi baktım 45 dk rötar.Tamam dedim.Sonra tuvalete gittim geldim.Bir baktım 2 saat 20 dakika rötar ağlamaya başladım.Bir anons daha 3 saat 10 dakika rötar.Adanaya vardığımda geceydi resmen.Ama gee mece dinlemeden yedim kebabımı :)
Cumartesi Viyanalıyla buluşacaktık.Aramadı hayvan herif.Neyse Adana'da günler normal geçti,ahım şahım bi şey yoktu yani.Çarşamba günü oldu İzmir'e geldim.Önce Amerika vizesi için belgeleri aldım ofisten,sonra Kitap Fuarına gittim Sırıkla.Çünkü Yeşil Göz orda çalışıyormuş falan.Akşam oldu evimde bavul hazırladım,Perşembe günü de İstanbul yolcusuydum.
İstanbul'a gittim.İkizle buluştum önce.Sonra kuzenim geldi.Sigara içtiğimi öğrendi falan,karşılıklı sigara içmeler.Hatta İkiz bile başlamış o derece.Üniversite pişmanlıktır!! Her neyse ailem beni İkizle kalacak diye biliyor.Ama onunla kalırsam görüşmeyi kaçırcam.Bende kuzenimin kuzeninde kalmayı planlamıştım.Ama çocuğa da aşıktım bi aralar.Yazlıkta böyle sadece şortla çıktığında atlayasım geliyordu o derece.En son dedim kuzenime anne tarafında bi kuzenim var onun kuzeninde kalacam diye.Dellendi,abim var onda kal onda niye kalıyosun falan diye.En son ben seni bırakcam dedi.Zaten ikisi de Avrupa Yakasında oturuyordu tamam dedim.İkiz'i otobüse bindirdikten sonra bizde bindik.Buluştuk,bunlar baya konuştu etti eyledi.Kuzenim gitti.Bizde çay içelim dedik.Çay içerken Sam'in karnı acıktı.Yemek yemeye geçtik.Beşiktaştayız..Ben lavaboya girdim çıktım,ben bi arabaya bakayım çekilebilir dedi.Tamam dedim,5 dakika sonra telefonum çaldı küfür ediyor Sam.Üstünde para varsa hesabı öde,ben de taksi bulup geliyorum,araba çekilmiş!Ben tabi şok,arabayı bulamazsak vizeyi kaçıracam.Bavulumda belgeler,bavulda arabada.Neyse biz taksiyle gittik bi yere orda yok başka yere yolladılar orda da yok.En son otoparktaki adam bize bi numara verdi,sorun dedi.Sorduk araba ordaymış,tekrar atladık taksiye Karaköy'e gittik bu seferde.Bulduk arabayı ödedik 70 TL.Eve geldik HIMYM izledik,uyuyamadım ben.Vizeye gittik,sonra bu okula gidince bende İstinye Parkta dolandım.Sonra kuzenimi aradım,Taksim'de buluştuk.Çok güzel gezdik eğlendik.Hatta kuzenimle hiç o kadar zaman geçirmemiştim ben iyi oldu.Akşam beni İkizin yanına bıraktı falan.Cumartesi- Pazar'ı da onunla geçirdim.Ama bu gidişim de her Marmara üniversitesinin önünden geçince içim sızladı.Hay gerizekalı dedim bi çocuk için değer miydi İzmir yazmaya?
Dün de doğum günüydü-ayrıca kardeşiminde,sanırım birbirlerine benzeme nedenleri burçlarından dolayı-kutladım.Canım arkadaşım doğum günün kutlu olsun diye.Teşekkürler demeye zahmet etmiş sağolsun.
İstanbul'a gidebilirim umarım.Şu sıralar da tek isteğim bu !!
İşte üniversite şarkımız. Yıllar sonra çocuklarıma anlattığımda ve ya bu şarkıyı dinleyince bu kızlar aklıma gelecek eminim.Nasıl ki Cherry,İkiz ve Baluk'u hatırlatacak bi şeyler(çok şey aslında) varsa bunları da öyle hatırlayacağım.DA ve EY ..
Hala DA'nın evinde kalıyorum ama bu sefer saçmalıktan çünkü vizeler o kadar baydı ki..Eve gitmiştim Salı günü,orada kaldım.Pek kötü değil gibi aramız ama bakalım,hayırlısı.Çarşamba günü de kızlarla beraberdim öğlen en son gene burda kalmaya karar verdim ve burda kaldım.Ama artık o kadar saçma bi yaşam sürdürüyoruz ki her akşam klasikleşen durumlarımız oldu.Mesela her akşam kesinlikle dondurma yiyoruz.Mısır patlatıyoruz,kola içiyoruz(evet kilo alıyorum biliyorum)
Can Bonomo Love Me back'te hala halay çekiyoruz.Ne bilim ders çalışmıyoruz.Bu arada ders demişken açıklanan 4 tane sınav var ve ben hepsinde ortalamanın üstündeyim.Ama kasan bi kaç ders var.Özellikle Tarih nasıl gelecek çok merak ediyorum ya 10 gelecek ya da 15.
Nedense bugün canımız gece 01.00 civarı sucuk çekti,üşenmedik kalktık markete gittik aldık sucuk ve ekmek,geldik yaptık.Yarın da sınavım var bakalım ne yapacam.İnşallah adam gibi geçer de Adanaya gönül rahatlığıyla giderim.Yaklaşık 17 saat sonra Adanadayım.Yani Adana'da olursa bi arkadaş , bi mesıç atması yeterli olacaktır!!
Cumartesi gününü de sabırsızlıkla bekliyorum.Bakalım Viyanalı ile görüşebilecek miyiz?Dua edin görüşelim ya ve de iyi geçsin.
Ayrıca sınıftan bi çocukla tanışmıştım geçen hafta.Rüyamda gördüm onu,tam onu öperken Viyanalı bana sesleniyordu falan.Bugün de çocukla baya zaman geçirdik.Bööyle buğday tenli,yeşil gözlü tatlı bi çocuk.Ona da YeşilGöz diyelim :) Yarında Alsancak'a gidebiliriz inşallah gideriz de yaani :)
Bugünün en önemli olayı sanırım Bay Kıvırcıkla karşılaşmamdı.Beni gördüğü an kafasını öne eğdi.Sonra biz okulun ordaki kafelerden birine gittik arkadaşlar arka masada tavla oynuyordu.Ben bi şey söyleyecektim döndüm bi baktım karşıda bankta oturuyor.Allahından bulsun hayvan herif diyerek yazımı sonlandırıyorum.
Kaç gün oldu saymadım bu eve gelmeyeli.Yatağımı özledim ya günlerdir çekyatlarda kalıyordum.Şİkayetim yoktu ama artık evime dönmek istedim nedense.Ayın 13ünü sabırsızlıklan bekliyorum.Çünkü Adana'ya gidiyorum,çünkü ailemi görecem ve en önemlisi sayılır mı bilmiyorum ama (ailem ondan daha önemli) Cumartesi Viyanalı ile görüşebilirim.
Sınavlarım bitmek üzere,bugün biten sınavla kaldı 3 tane.Bu 3ü arasından da en çok İşletme'de zorlanırım sanırsam.Ama artık sıkıldım ders çalışmaktan.Oğlum bu ne psikolojim bozuldu.
23 Nisan'a kadar huzurlu ve mutlu olacağıma inanıyorum.Adana ve İstanbul.İstanbul'un en kritik yanı Amerika Vizesi için görüşme.Onun dışında da her şey mükemmel olacak eminim,İkiz'i uzun bi süre göremicem ondan sonra büyük ihtimal.
Bu sınav süresine kadar okula uğramayan ben,dün bi şeyler farkettim ki artık kimseyi,hiçbir şeyi takmaz olmuşum.Eskiden böyle iyiydi falan diyorum ama bu kadar umursamazlık olmaz be!!
Hayatımın ağzına sıçan varlıkları bir kenara bırakıp devam etme yoluna girdim sayılır.Hatta ve hatta yeni insanlarla tanıştım sınıftan.Sınav sonraları oturup çay içmek,muhabbet etmek hatta elimizden bi şey gelmeyeceğini bile bile sınav sorularını tartışmak bile bana zevkli geliyor.
Bu arada Viyanalı ile konuştuk bi kaç kez telefonda.Onun dengesizlikleriyle uğraşmaktan da bıktığımı anladım,benim için eskisi kadar değerli olmadığını da.Aslına bakacak olursam unuttuğum halde neden hala aramasını istediğimi,buluşmak istediğimi bilmiyorum.Herhalde biraz ego durumları,bilemedim.
Eve döndüm işte,bakalım homemate ile neler olacak.Merakla bekleyiş içerisindeyim.
Söyleyeceklerim bu kadar.Bu arada neden aklıma geldi bilmiyorum ama Athena'nın şarkıları çok hoş.
Bildiğiniz üzere hala evimde değilim-bazıları homemate'i haklı bulsa da umrumda değil cınım-Kankiler şimdi ben 1 haftadır kendi evimde yaşamıyorum ya,siz beni bi görün,ben bi huzurluyum,ben bir mutluyum.La ben o evde tuvalete giremezdim,kabız falan oluyordum.Sindirim sistemim düzeldi o derece.
Sağlıklı beslenmeler,her akşam dondurma yemeler-dondurma da sağlıklı ya-,erken uyanmalar-vizelerden dolayı-,ne bilim sigarayı da az içiyorum.Çünkü sağolsun DA yok cildin kuruyor,yok şöyle yok böyle dedikçe ben uzanmıyorum sigaraya.
DA dediğimiz kızda,damacanadan hafif.0 beden,anneeeeeeee ben onun yanında bi strese giriyorum ki görmeyin.Bi de demez mi bende selülit var.Hacı bu kız bana sebze yemeği de yapıyor.Beraber pazara da gidiyoruz,ne bilim yürüyoruz da.Eğlenceli yani ve biz geçen sene de arkadaş olduğumuz halde,kendisini pek fazla görmediğimden midir nedir,çok samimi olmadığımızı düşünürdüm.Kendisine de söyledim zaten bunu.Amma velakin onun bana verdiği cevap ile gel de yeme moduna girdim.Yicektim de,3 gram canı var.
Haa bu arada ben bu EY ve DAya sürekli sapıklık yapıyorum.Yani huyum kurusun,çok severim öyle sapıklık mapıklık şeylerini.Ama bunlara yapınca bi başka oluyor.EY baya bağırıyo çağırıyo ama DA yavrum küccük bi şey :D kıyamam lan! Sesi çıkmıyo.
Neyse gelelim ne istediğime,ne istediğimize...
Öncelikle ben artık bi sevgili istiyorum cidden oğlum ne var ya bi tane sevgilim olsa,valla aldatmıcam bi da Allahım.En çok bundan korkuyosun büyük ihtimal ama yok töbeeeeee.Neyse işte canlar ben bunu yazıyorum bugün,bakalım 1 sene sonra becerebilmiş olacak mıyım?
Gelecek sene İspanyolca öğrenmek istiyorum.
EY ve MEK çıkıyolar,bu gidişle çocukları olacak.Çok merak ediyorum,olacak mı ?
DA ve EM hala birlikteler ne hikmetse,EM'yi de seviyorum iyi çocuk ama sanki çok üzüyo lan kızı.Kız dersleri bırakıp Kıbrıs'a gidiyor.Annesinden babasından habersizz..
Kendime ait evim olsun,böyle ben kendim dekor edeyim falan.Mutlu,huzurlu olurum en azından.
Erasmus sınavına hazır olmak istiyorum.Yaani İngilizcem ilerlesin Amerikaya gidince ve ben Polonya'ya gideyim,sınavı kazanıp.
EY sınava girdi,İstanbul istiyor sevgilisi için,inşallah kazan(ır)maz.Kanki biliyorum çok kötü bi şey bu ama o benim burdaki en yakın arkadaşım ya,ne gereği var şimdi gitmesinin.
DA 3.sınıfa,EY ve bende 2.sınıfa geçebilelim.
Hı bi de gelecek sene bu zamana kadar Budapeşte,Viyana,Prag turu yapmış olayım
İşte şimdilik bunlar ya.Benim isteklerim saymakla bitmez ama siz bana şans dileyin a canlar :)
Vizeler başladı Pazartesi günü,Pazar gecesinden beri DA'da kalıyorum.Yani ev arkadaşımla hala arada problem var.Haftaya Cuma Adana'ya gidiyorum.18 Nisan dönüyorum ve 19u da İstanbul.Yani haftaya Cumaya kadar DA'da kalırsam , Nisan ayının çoğu DA ile geçirmiş olacağım.
Vizeler şimdilik iyi gibi görünüyor ama daha sonuçlar açıklanmadı.DA'nın da ev arkadaşlığı çok iyi,pırasa falan yaptı lan o derece.Ben pırasa yemeyen kız , pırasa yedim. Şimdi evde olsaydım kesin dışardan yiyor olacaktım.
Yarın Muhasebe sınavı var ve hala tam anlamıyla da çalışmadık.Bu gece sabahlamayı düşşünüyoruz,sınav saati 10.15..Yani saat 01.00'da ciddi anlamda dersin başına geçsem,9 saat çalışırım.-Ben ve muhasebeye 9 saat çalışmak(!)-
Aaa bu arada dün Viyanalı aradı,salak salak bi konuşma geçti aramızda.Artık arkadaşlarımın haklı olduğuna inanmaya başladım,zaten unutmuştum ama yine de aramasını istiyordum sonuçta ama anladım ki eski ben değilim ben.Çünkü ilk defa o beni aradığında mutlu olmadım.Yani normal bi arkadaşımla konuşuyor gibiydim,başka insanların hayatımda olması daha iyi olmuş cidden.
Belki haftaya Cumartesi buluşuruz ama daha net bi şey yok.Cherry kıskanmışssındır umarım tatlım :)
Yarın olan sınavla beraber 4 sınav bitmiş olacak,haftaya da hergün sınavım var.Anlatacak pek bi şeyim olmadığı için yazamıyorum zaten internete de pek giremiyorum.
Haa bi de Amerika için 20 Nisan'da İstanbul'a gidiyorum.Vize alabilmem için şans dilerseniz pek bi sevinirim :)
