Sooooooon 20

Yaşadıklarım,yaşamaya çalıştıklarım,yaşayamadıklarım..Hepsi birer çelişkide.Daha doğrusu kendi hayatımı çelişkiye sokan benim.

Bi arkadaşım vardı ondan Tro diye bahsetmiştim.Bi de Yeşil Göz vardı.YeşilGöz'ün Tro'dan hoşlandığını düşünüyordum ben.Aşırı kıskanç bi insan olduğumdan bunlar Çarşamba günü beraber tavla oynadılar diye ben trip attım gittim.

Troyla bi kavgalar,bi küfürler derken barıştık.Ama YeşilGöz'ün yeri de çok ayrı bende.Ama çocuk yok diyo benden olmaz diyor.Aslında ilgisiz kalınca da hemen geri yaklaşıyor.

Bende anlayabilmiş değilim.Onunlayken çok eğleniyorum filan ama dengesizlikleri insanı deli ediyor.Tro bile diyor,ne senle yapıyor ne de sensiz.

Pazartesi şenlikler başlamıştı.Her Pazartesi olduğu gibi gene kendime bi ton yemin ettim bu sefer soğuk davranacam,ilgisiz davranacam diye.Akşam İskender Paydaş konseri vardı.Apartmandan da bi çocukla böyle fanfini gibi bi şey olacaktık Amerikaya gidiyorum diye olmadık.Neyse konsere ben bu çocuğu da götürdüm.İlk yarım saat YeşilGözle hiç ilgilenmedim,o da yaklaştı bana.Ne bilim onla oynamıyordum falan geliyor kendisi oynuyor.En son gene dayanamadım,sattım apartmandaki çocuğu hep onunla ilgilendim.Hatta arkadaşlarım birazda onla ilgilen falan dedi de apartmandaki çocuğun yanına gittim.Böyle de kötü bi insanım işte.

Salı günü oldu.Murat Boz konseri.Tüm kızlar Murat Boz için,tüm abazalarda Murat Boz'a gelen kızlar için geldiğinden konser aşırı kalabalıktı.1o kişi gittik biz.Bi ara birbirimizi kaybettik arkaya bir baktım benim apartmandaki çocukla YeşilGöz beraber kalmış.Hemen yanlarına gittim.Gene YeşilGözle fazla ilgilendim.

Çarşamba günü oldu.Tabi ben bu günler içinde geçen postta bahsettiğim minikte kalıyorum Tro ile beraber.Çarşamba sabahı okula gittik.Ben kaç gündür YeşilGözün Troya ilgisini hissediyorum,Minik'e de söyledim ama arkadaşımı da kaybetmek istemiyorum.Sonuçta Tro benim 2 yıllık arkadaşım,şüphelendiğimi söyledim rahatsız olduğumu söyledim ama ne bilim o da bi yaklaşıyor gibiydi.Tavla oynadılar diye ben bi trip atmışım en son bi kavga ettik tüm kafenin önünde.Herkes bakıyor bize,en sonunda ağlattım ben bunu.Herkes beni arıyor diyor yapma böyle.Gene içime sinmedi aldım gönlünü.Ama YeşilGöz'e tripliyim.Sonra apartmandaki çocukla gene konsere gidecektik,bi de onun yan komşusu.Minik,YeşilGöz ve Tro aldılar bizi.Ben YeşilGözle hiç konuşmayacam diyordum,çünkü o bi daha benle konuşmaz sanıyordum ama konuştu.Konser sonu da sarhoş oldu.Bi güzel konuştuk onla da.

Perşembe günü 84 vardı.Apartmandaki çocuğun da konseri vardı ama ben bizimkileri zorla 84 konserine götürdüm.Sırf tek bir şarkı için hepsini beklettim.O şarkı da son şarkıymış meğer.Bunlar da 84'ün Azap şarkısında 'gel kurtar beni bu azaptan' kısmında resmen isyan ettiler,gel Hatun kurtar bizi bu azaptan diye.Ama ne yapıp ettim beklettim o şarkı için.Sonra benim şarkı çıkınca direk ayağa kalktılar,şarkı bitti biz direk Konak'a apartmandaki çocuğun konsere.Sonra dedik Konak'tan gece eve gitmek zor olur en iyisi Bucaya dönelim.Burger'da yemek yedik,bi yerde içmeye gittik.Ben YeşilGöz'e ilgisiz davranınca o ilgilenmeye başladı falan.Aslında onda Viyanalıyı görüyorum azıcık.Çocuğa bağlandım gibi.

Cuma günü asıl bombaların olduğu gündü.Homemate'in doğumgünü.Bi mekanda kutladık.Erasmuslular falan.Tuvalete giderken de onların olduğu yerden geçmek lazım,çocuklarda tuttu beni oynatıyolar kendileriyle.Oynadım bende.O günde eski İzmir geceleri günüme benziyordu.Yeni insanlarla tanıştım falan.Saat 5te eve geldik.Çok kötü de sarhoşuz.Mutfakta kafamı bi kaldırdım 'homemateeeeeeeeeeee'diye bağırdım.Tüm gün evi temizledik ettik ama içki şişelerini kaldırmayı unutmuşuz.Hemen onları da bazanın altına yerleştirdik,ben süryatta homemate'in bi arkadaşıyla yatacaktım,yatağımın üstü dolu diye .Süryata bi attım kendimi,sabah 9da alarmla uyandım.Annem gelecekti de,geldi.

Gelirken bi sürü yemek getirmiş,bi güzel karnımız doydu.Bugünde gidiyor maalesef kendisi.Benimde 20 günüm kaldı.Zamanda maalesef geçmek bilmiyor artık hayırlısı ne diyelim :)